Özgür Özel: Dün gece doğmuş bebekten ve bütün yaşlıların cebinden 20 bin TL aldılar
Özel'in açıklamalarından bazı detaylar şöyle:
"BİR SENATO GİBİ ÜNİVERSİTE ADINA KARAR VEREBİLECEK BİR YAPI DEĞİL"
Grup toplantısı öncesi konuklarımızı selamlarken bir haber geldi. Grup toplantımızda ifade ettiğimiz, çarşamba günü, ertesi gün, 19 Mart'ta, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi diploma konusunda karar verecekti. Sayın İmamoğlu'nun diplomasının iptaliyle ilgili. Ama kararı bir gün önce duymak istedikleri duyumları geliyordu. Fakültenin dekanını "Ben böyle bir şey yapamam." dedi diye görevden almışlardı. Fakültede, lazım olan yönetim kurulundaki 7'de 4'ü bulamadıklarını, 2'de kaldıklarını salı günü öğrendiler. İftar saati yaklaşırken, ki ben haberi aldıktan yarım saat sonra şehit aileleri ve gazilerimizle, tarih 18 Mart, iftar yemeğine gittim. İlk açıklamaları da orada yaptım. Diplomayı 19 Mart'ta İşletme Fakültesinin iptal etmeyeceğini görünce, iftar saatine doğru apar topar İstanbul Üniversitesi'nin yönetim kurulunu topladılar. Bu kesinlikle seçilmişlerden oluşan bir senato gibi üniversite adına karar verebilecek bir yapı değil. Ve oradan diplomanın iptaline karar verdiler. O andan itibaren, 4 haftadır, 28 gündür, birazdan farklı farklı noktalarına temas edeceğim, olağanüstü bir süreci hep birlikte yaşıyoruz.
"SAVAŞ İLANI OLARAK GÖRÜYORUM"
Esenyurt Belediye Başkanımıza kayyum atanıp Beşiktaş Belediyemize haksız operasyonun olduğu gün, parti meclisimizi, il başkanlarımızı, grubumuzu İstanbul'da toplayıp, İstanbul İl Başkanlığının önünde, değerli basın mensuplarının, "Gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?" sonucuna, sorusuna "Savaş ilanı olarak görüyorum." demiştim. "Ne cevap vereceksiniz?" sorusuna da "Savaş ilan edilmiş bir yapı, bir kişi ne cevap verirse, hiç merak etmeyin, o cevabı vereceğiz." demiştim. Yine bu kürsüde, 18 Mart'tan 3 hafta önce, biz erken seçimin adayı erken ilan edilir, bunun için ön seçime gitmeye karar verdiğimizde ortaya çıkan bir bütün davranışları okuyup, yani bir yandan diploma iptali için başvuru, bir yandan 5 davada 25 yıl hapis ve siyaset yasağı istemi, bir yandan yürüdüğünü duyduğumuz, şimdi gördüğümüz, MASAK'tan terör ya da mali suçlardan yürütülen 2 operasyon...
"BİR AVUÇ CUNTACIYA KARŞI DARBEYİ PÜSKÜRTEN MİLYONLARA TEŞEKKÜR EDİYORUM"
Ben demiştim ki, bir darbe mekaniği işliyor ve bu darbe mekaniği İstanbul'un seçilmiş belediye başkanına darbe yaparken aynı zamanda bundan sonraki cumhurbaşkanına, cumhurbaşkanı adayımıza bir darbe girişimi hazırlığıdır. Buna karşı, bu mekaniğin işlediğini biliyoruz, kalkışanları uyarıyoruz ve buna normal bir tepki vermeyeceğimizi ifade etmiştim. İşte ben şimdi buradan, Cumhuriyet Halk Partisi grubundan, 19 Mart günü Türkiye'nin bir sonraki cumhurbaşkanına, cumhurbaşkanı adayımıza, Ekrem İmamoğlu'na karşı girişilen darbe girişimini, 19 Mart'la 26 Mart arası, iki çarşamba arasında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni bir kayyıma teslim etmemek için her gece yüzbinler, milyonlar olup Saraçhane'de direnenlere, 23 Mart'ta adayımız tam da sandıkların, oylamanın başlayacağı sırada 4 gün gözaltında tutulup hakim karşısına çıkarılmışken 1 milyon 750 bin üyemizin yüzde 93'ünün sandığa koşmasına, "Yetmez, haberdar et, eşlik et!" sloganıyla komşusunu haberdar eden, oy kullanmaya teşvik eden, sandığa kadar eşlik eden bütün üyelerimize ve Cumhuriyet Halk Partisi üyesi olmadığı halde, bazısı bize o güne kadar hiç oy da vermediği halde, yapılan darbe girişimini görüp bir pazar sabahı uyanıp sokaklara dökülüp, iki elindeki bastonuyla, 90'lı yaşlarında, 100'lü yaşlarında, karnında evlatlarıyla Atatürk'ün bize emanet ettiği demokrasiye, cumhuriyete, İsmet Paşa'nın emaneti çok partili demokrasiye, kazananın gelmesine kaybedenin gitmesine, milli iradeye sahip çıkan milyonlara, o günden bugüne de, o günden bugüne de gerek meydanlarda gerek sandıklarda gerekirse bu haksızlığa karşı cesaretle, cesaretle nereye çağırırsak oraya koşup gelen ve iradesine sahip çıkan milyonlara, bu muhteris, kendilerine oy verince kendilerini baş tacı yapan, başkasına oy verildiğinde milli iradeyi hiçe sayan bu bir avuç muhteris cuntacıya karşı yaptıkları darbeyi püskürten milyonlara yürekten teşekkür ediyorum. Sağ olsunlar, var olsunlar.
"SÖYLEYENE KIZIYORLAR. ÖNLERİNE GELENE "TERÖRİST" DİYORLAR"
Buradan sonra artık bir darbe girişimiyle karşı karşıya olduğumuzu, darbelerin asker yaparsa askeri darbe, bugünkü gibi siviller yaparsa sivil darbe olduğunu biliyoruz. Her darbenin başında bir cunta vardır. Bu cuntanın karargahı Beştepe'dir, saraydır. Her darbenin elbette silahları vardır. Askerse tanktır, tüfektir. Bugünkü gibi sivil darbenin silahı yargıdır. O silahların mühimmatı vardır. Askeri darbede kurşundur, mermidir. Bugünkü yargı darbesinde mühimmat yalandır, iftiradır. Yalanla iftirayla yürüyen, birisinin talimatıyla, yargı eliyle yürüyen 19 Mart sivil darbesi aynen 15 Temmuz darbe girişimi ya da 12 Eylül darbesi, 12 Mart darbesi, geçmişte 1960 darbesi gibi milletin gönlünden asla ve asla bir destek görmemiştir. Tarih önünde de diğer darbeler gibi mahkum ve mağlup olacaktır. Söyleyene kızıyorlar. Önlerine gelene "terörist" diyorlar.
"HERKESİN CEBİNDEN 20 BİN TL ÇIKTI"
İçtiği antla Cumhurbaşkanı Erdoğan, artık cunta unvanını almıştır cuntanın başıdır. Darbeyi 18 Temmuz'a çekip iftar saatinde diplomayı iptal ettiler. Bu kararda imzası olanların isimlerini kazıyınca bir tanesi TÜGVA'cı ve onu İstanbul Üniversitesi'ne atamış, o da diplomanın iptali için imza atmış ve 28 insanın diplomasını da iptal etmiş. Bir gözü dönmüşlükle Ekrem İmamoğlu'nun diplomasını iptal ederken 'Acele iptal edin, diploma resmi bir kuruma verilebilir' diye uyarıda da bulunuyorlar. Mehmet Şimşek, yurt dışından para gelsin diye dünyayı geziyor ama tüm dünyada soruyor. Seçim kazanıldı mazbata iptal edildi. Aynı kişi bir daha kazandı diploma iptal edildi. Yetmedi Ekrem İmamoğlu'nun 65 yıllık şirketine kayyum atanıyor. Kendi rejimlerinin reklamına yapmak için yüz binlerce billboarda da el koydular. Çünkü onlar Kent Lokantası'na destek oluyordu. Nerede hukukun üstünlüğü nerede mal güvenliği? 19 Mart'tan bu yana 1.7 Trilyon lirayı, 45 milyar dolarlık rezervi yaktı. Türkiye'nin risk primi 321'e yükseldi. Borsa 31.5 milyar dolar zarara uğradı. Herkesin cebinden 20 bin TL çıktı. Türkiye'de dün gece doğmuş bebeğin cebinden de bütün yaşlıların da cebinden 20 bin TL aldılar. Asgari ücret 6.5 gram alıyordu, şimdi 5.5 gram altın alabiliyor. Her asgari ücretli 1 gram altın kaybetti 19 Mart'tan bu yana.
"BU DARBENİN ÇOK AĞIR BİR KÜLFETİ VARDIR VE BUNU MEYDANLARDA, SOKAKLARDA TEKER TEKER ANLATACAĞIZ"
14 bin TL alan her emeklinin" bir asgari ücret 22 bin TL alsınlar" dedik. 100 milyar TL dediler veremeyiz dediler ama bu paranın 17 katını Ekrem İmamoğlu için yaktılar ve Mehmet Şimşek çıktı dedi ki 'bu para böyle günler için ayrılmıştı'. Doların 80 TL olmasını engellemek için bu rezervi yakıyor. Yapmasaydın bu darbeyi. Ürünü yanan çiftçilere verseydin. Bu darbenin çok ağır bir külfeti vardır ve bunu meydanlarda, sokaklarda teker teker anlatacağız.
"BU DARBENİN MALİ AYAĞI MEHMET ŞİMŞEK'TİR"
Elektriğe yüzde 25 zam geldi ya bu verilen para Türkiye'de hepimizin yaktığı elektriğin 7 katına denk geliyor. Bütün okullar, evler, resmi daireler hepimiz elektrik yaksak ancak onların yaktıkları paraya denk geliyor. Mehmet Şimşek, Türk milletinden topladığı parayı, demokrasiden otokrasiye geçmek için kullanmıştır. Bu darbenin mali ayağı Mehmet Şimşek'tir. Zirai don çiftçiyi çok kötü vurmuştur. Çiftçiye geçen yıl 178 milyar TL hak ettikleri desteği vermediler. Mehmet Şimşek'in 19 Mart'tan sonra yaktığı para bu paranın 10 katıdır.
"KADINLAR ADINA KARAR VERMEYİN KONUŞMAYIN ARTIK. İNSANI ERKEK OLDUĞUNDAN UTANDIRIYOR BUNLAR"
Devletin içinden adaleti çekince, 1 gün yatarı yokken, gençleri bayramda ailesinden uzak tutup onları Silivri'de yatırınca, çeteler güçlenir. Bu devletin çetelerin elinden alıp adil demokratik bir devlet yapana kadar durmayacağız. Vermiş erkeklerin eline pankartı doğumun nasıl yapılacağını söylüyor. Kadının nasıl giyineceği, kaç tane doğuracağı, nasıl güleceği, nasıl doğuracağı kadınların bileceği iştir. Kadınlar adına karar vermeyin konuşmayın artık. İnsanı erkek olduğundan utandırıyor bunlar. Aile Bakanı diyor ki 'futbolu sadece erkekler mi izliyor?' CHP'li kadın belediye başkanlarımıza, belediye meclis üyelerimize sosyal medyadan hakaret ve küfürler ediyorlar bir tane AK Partili 'den tepki gösteren bir mesaj gördünüz mü? Vicdanı olan herkese söylüyorum. Bu kadar mı organize bir kötülük içinde olabilir bir partinin yönetimi? Size her türlü küfür, kötülük mubah bize yasak öyle mi? Ben yine bir AK Partilinin anasına kötü söz söyleyen olursa o sözü kendi anama söylenmiş sayarım. Ben, bir MHP'nin eşine kötü söz söylenirse onu kendi eşime edilmiş sayarım ama yeter, bir düşün yakamızdan artık.
"LİSELERİ KARIŞTIRAN BEN MİYİM GERİ KAFALI MİLLİ EĞİTİM BAKANI MI?"
Liseleri karıştıran ben miyim geri kafalı Milli Eğitim Bakanı mı? Geçmişteki ikna odalarını telefonla kurmuşlar. Aileleri arayıp çocuklarınız eyleme karışıyor okuldan atılır diploması yakılır diyorlar. 2014'te 3-4 okul diye başladılar 2 bin 400'ün üzerinde şu an proje okul var. Bu okullar bilinen en başarılı okullar. Öğrencinin en iyisi orada öğretmenin de en iyisinin orada olması lazım. Liyakat esaslı bakmak lazım ve öğretmenlerini de istikrarlı olarak onları orada tutmak lazım.
"GİDENLER ATATÜRKÇÜ ÖĞRETMENLER, GELENLER DE BİR TEK SENDİKADAN GELEN ÖĞRETMENLER"
Yusuf Tekin dün yaptığı açıklamada 6 bin öğretmenle sınırlı olduğunu söylüyor. 6 bin başarılı öğretmeni öğrencilerinden koparıyorlar. Bu Yusuf Tekin, bakan kararıyla 6 bin öğretmen ataması yapıyor. Gidenler Atatürkçü öğretmenler, gelenler de bir tek sendikadan gelen öğretmenler. İlkokuldan üniversiteye hep devlet okullarında okudum. Yatılı eğitim de aldım. Devlet adil ve şefkatliyse kendine düşman yaratmaz.
"SİZE YAZIKLAR OLSUN"
Geçmişte 6. Filo'yu karşılayanlar, ona doğru namaz kılanlar, uzun süre Filistin davasını savunur gibi yapmışlar. CHP geçmişteki gibi yine bağımsız Filistin'in arkasındadır. Trump Gazze'ye oteller yapacağını söylüyor ve Filistinlileri 5-6 ülkeye dağıtalım diyor biri de Türkiye. Filistin'de Akdeniz'de Avrupa'ya 100 yıl yetecek hidrokarbon var asıl plan o zenginliğe el koyabilmek. Bu iktidar geçmişte Filistin davasının ekmeğini yedi. "One minute" dedi sonra, Mavi Marmara'ya 'Giderken bana mı sordunuz' açıklamasında bulundular. Şimdi yandaş gazeteleri, tehcire hicret süsü vermeye çalışıyor. Bu Trump'a gönüllü yanlama yapmaktır. Ne kadar samimi muhafazakar ve milliyetçi varsa, siz Trump'un hidrokarbon planına Hz. Muhammed'i alet ediyorsunuz ya size yazıklar olsun.
"BOYKOT ETTİĞİMİZ ŞİRKETLERİN NE KADAR VERGİ VERDİĞİNE BAKTIK"
Gençlerimiz istediği için yaptığımız bir günlük boykotta başarı oranı yüzde 53'tür. Boykot ettiğimiz şirketlerin ne kadar vergi verdiğine baktık ki birçoğunun 3 yıldır matrahsız olduğunu gördük. Onları da hukuka davet ediyoruz.
"DEM PARTİ'YLE SİYASİ İLİŞKİ KURDUK DİYE BİZE TERÖRİST YAFTASI YAPIŞTIRMAYA KALKANLARIN, MİLLETİMİZ İKİ YÜZLÜLÜĞÜNÜ GÖRSÜN"
Bir süredir bir süreç yürüyor ve bizden destek istiyorlar. Bizde diyoruz ki şeffaf olun, şehit ailelerinin, gazilerin rızasını alın diyoruz. Adalet Bakanlığı ile DEM heyetinin atağı yasal adımlar için bir araya geleceği duyuruldu. Biz Kürt meselesi demokratik yollarla çözülmeli derken, Kürt meselesi yoktur terör sorunu vardır diyenler şimdi yasal düzenlemeyi konuşmaya başladılar. O gün CHP'yi suçlayanların bugün geldikleri noktayı görüyoruz. Bu iktidarın içinde adalet ve demokrasi olmadığını bilmemize rağmen CHP, Meclis'te nerede duruyorsa aynı noktada durmaktadır. Türkiye'nin yarınlarına, barışına katkı sağlayacak adımın yanında oluruz ancak, DEM Parti'yle siyasi ilişki kurduk diye bize terörist yaftası yapıştırmaya kalkanların, milletimiz iki yüzlülüğünü görsün.
"KENDİSİNE İFTİRA ATILAN BİN 300 CHP'Lİ GELDİLER VE İRADELERİNİ TAZELEDİLER"
Kurultay soruşturmasıyla ilgili atılan her iftira süreç içinde ortaya dökülmüştür ve bin 300 telefon yalanı nasıl çürüdüyse diğer yalanlar da çürüyecektir. Kendisine iftira atılan bin 300 CHP'li geldiler ve iradelerini tazelediler. Şaibe ile seçim yaptınız diyenlerin de alınlarını karışladılar. Hepsinin alınlarından öpüyorum. CHP kol kola, omuz omuza iktidara yürüyen bir partidir, hepsini saygı ile selamlıyorum.
"İNSANLARIN AHLAKINI ÇOCUKLARI ÜZERİNDEN YOK ETMEYE ÇALIŞIYORLAR"
Ekrem İmamoğlu ile ilgili hazırlanan MASAK raporlarında hiçbir şey yok. Kendisi 'İstanbul'u kazanan Türkiye'yi kazanır' dedi. Bendeki yetkiler şimdi onda, kesin o da gelir diye düşünüyor. Yanındakiler de gaz veriyor. Ama bilmiyor ki Ekrem İmamoğlu, Kent Lokantası'nda vatandaşlara yemek yediriyor. Süt içemeyen çocuklara süt içiriyor. Tayyip Erdoğan'ın partisini oradan nasıl finanse ettiklerini bildikleri için gizli tanıklar iftirada bulunuyor. Gizli tanık, şu buna rüşvet verdi diyebilir, sen onun belgesini bulacaksın diyor. Arkadaşlarımız farklı cezaevlerine dağıtıp, 'Gel sen yananlardan olma çıkanlardan ol' diye itirafçı olmaları için yönlendirme yapıyorlar. Gizli tanık ifadesini doğrularsan evladını kucaklarsın diyorlar. İnsanların ahlakını çocukları üzerinden yok etmeye çalışıyorlar.
"BAHÇELİ'NİN SÖYLEDİKLERİNİ OKUDUM, KIYMETLİ BULUYORUM"
Sayın Bahçeli'nin söylediklerini okudum. Yargılamanın hızlı olmasına, Ekrem İmamoğlu suçsuzsa tahliye olmasına yaptığı vurguları kıymetli buluyorum. Sayın Bahçeli TRT'den bu yargılamanın açık yapılmasına, herkesin izlemesine siz ne diyorsunuz. Biz sizinle bu konuda uzlaşabiliriz, yargılamanın hızlı olması ve suçsuzca hemen tahliye edilmesinde hemfikiriz. Şimdi 50 yeni şahit üretmeye çalışıyorlar, AK Parti döneminde çalışmış müteahhitlerden. Madem dosyan kuvvetliydi, senin elinde kanıtların vardı. Şimdi 50 tane müteahhit bulmuşlar. Biz bunları nereden geliyoruz. Bu teklifleri götürdükleri insanlar, 'tövbe estağfurullah, neden iftira atayım' diye gelip bize söylüyorlar oradan biliyoruz.
"71 EVLADIMIZ İÇERDE VE GENÇLERİMİZİ TAKİP EDİYORUZ"
FETÖ savcılarının verdikleri gazla, yandaş tanıklar yarattılar ve o yalancı tanıklar şimdi 25 yıl hapis cezasıyla içerde yatıyorlar. Bunu da hatırlatmak isterim. 71 evladımız içerde ve gençlerimizi takip ediyoruz. Annesi kanser olan var, işçi olup işten atılan var. Çok hızlı biçimde bu tahliyelerin gerçekleşmesi gerekiyor."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.