Devlet Bahçeli grup toplantısında konuştu
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM'deki haftalık grup toplantısında konuşuyor.
Devlet Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkan satır başları şöyle;
"Değerli vekiller, saygıdeğer misafirler, basınımızın mümtaz temsilcileri, grup toplantımızın başında sizleri en iyi dileklerimle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden vatandaşlarımızı hasretle selamlıyorum.
Savaş yerine barış, kutuplaşma yerine kucaklaşma, istismar yerine iş birliği, imtiyaz yerine eşitlik, baskı yerine hür irade her sorunu çözecek tariftir.
Türk-Kürt ayrışmasını düşman cepheler tetiklemiştir. Gerilimleri bertaraf etmek mümkün.
Eski defterleri karıştırırsak müflis tüccar durumuna düşeriz,. Gönüllere ulaşırsak kardeşliğimizi güçlü şekilde pekiştiririz. Türk ve Türkiye Yüzyıl'ındaki dipsiz tartışmaları mutabakata bağlamanın hedefindeyiz. Bu hedef ahlakidir. Bu hedef ahlakidir; temelinde akıl, izan, insaf ve insan vardır. Siyasi, manevi, tarihi, kültürel ve fikrî imkânlarla kireçlenmiş kronik gerilimleri bertaraf etmek mümkün, hatta mukadderdir.
Türk-Kürt, İnanan–inanmayan, laik–anti-laik ikilemini körükleyen yine aynı odaklardır. Dâhili ve harici tezgâh ise Alevî-Sünnî bloklaşmasını siyasî ve ideolojik dürtülerle süreklilik içinde tahrik ve tahkim etmeye kalkışan Türk ve İslam muhaliflerinin kara kampanyasıdır. İnanç ve ifade hakkıyla insan ve fikir hürriyetinin kullanımına ses çıkaran, itiraz eden, tepki gösteren; buna her kim teşebbüs ve tenezzül ediyorsa ya akıl ve vicdan mahrumudur ya da taşeron olarak sahaya sürülmüş bir ajan provokatör mahlûktur.
Elbette Alevî İslam inancına mensup kardeşlerimizin geçmişe, tarihe ve bugüne dair ihtiyaç ve beklentilerini dile getirmeye hiçbir şey mani değildir. Benim maksadım, herkesin ve hepimizin üzerinde durması gereken; esasen millî ve manevî faydada ortak hissiyat olan yorum ve değerlendirmeleri açıklamaktır. Alevî İslam inancına mensup kardeşlerimiz bizim canımızdır, can yoldaşımızdır. Onların her sorunu bizim de sorunumuzdur. İmanın ve İslam’ın mükellefiyetleri de hepimizindir.
Tuzakları bozmanın vaktidir. Hem aleviyiz hem sünni. Biz Türk milletiyiz.
Birbirimize yan gözle bakmaktan yorulmadık mı?
Hepimizin Allah'ı, Peygamberi, kıblesi birdir. Hem Alevi'yiz hem Sünni, hepsinden önce de Müslüman Türk Milletiyiz. İblislerin tezgahını bozma vaktidir.
Alevi kardeşlerimiz bizim canımız, can beraberimizdir. Onların her sorunu bizim sorunumuz her isteği bizim de isteğimizdir. Aleviliği inanç ve kültür alanından çıkarmaya çalışanlar büyük yanlıştadır. Cami ne kadar bizimse cemevi de bizimdir. Gerginlikleri diri tutmanın hiçbir sonu yok. Alevi kardeşlerimizin cemevini ibadet olarak görmelerine anlayış göstermek lazım.
Ey soykırımcı siyonist barbarlık, Allah sizi bildiği gibi yapsın. Asıl mesele, yapılan ateşkes anlaşmasının sahadaki uygulaması ve taahhütlere sadık kalınmasıdır. Soykırım suçunun cezasız kalması diye bir şey düşünülemeyecektir. Eninde sonunda İsrail Başbakanı hesap verecektir, Gazzeli şehitlerin dökülen kanlarının bedelini ödeyecektir. Ateşkesin teminiyle birlikte yüz binlerce Filistinli yıkık dökük evlerine geri dönmeye başlamıştır. Temennimiz kalıcı barışın ve iki devletli çözüm ortamının yeşermesidir. Üç beş esir takası gerçekleşti diye davul zurna çalmanın lüzumu yoktur.
Özgür Bey'in ülkemizi kötülemesi, sayın Cumhurbaşkanımıza iftira atması, olacak ve sineye çekilecek şey değildir.
CHP Genel Başkanı geçen hafta bize parmak sallayarak konuştu. Öfkeden deliye dönmüş gibiydi. Kendisine sakinlik temenni ediyorum ancak Özgür Beyin çiğ ve çirkin siyasetinin bizim nazarımızda bir ederinin olmayacağını hatırlatıyorum. Kalabalıkta yapılan sahte kabadayılığın tenhada özrü kabul edilemez. Özgür Bey'in yolu yol değildir. CHP'de eksen kaymış, erdem kaybolmuştur. Ayıptır ayıp. İstiyoruz ki kol kırılsın, yen içinde kalsın. Ülkemizi yabancılara şikayet etmek şerefli bir tavır değildir. Arsızlar ve arsızlık kaybedecek, haklı ve ahlaklı olanlar mutlaka kazanacaktır. CHP'nin başındaki zat, histeri krizine tutulmuştur.
Terörsüz Türkiye sürecinde heyecan ile çılgınlık arasında kesin bir ayrım yapmak elzemdir. Komisyon, istişarelerin sonuna yaklaşmaktadır. herkesi sorumlu bir dil kullanmaya davet ediyoruz. Şehitlerimize gencecik cesetler demek doğru değildir çünkü şehitler ceset değildir. Onlar bizim kahramanımızdır. TBMM çatısı altında taşkın sloganlara asla yer ve gerek yoktur. Terörsüz Türkiye hedefinin sekteye uğramamasına özenle dikkat etmeliyiz. Sorumsuz ve suçlayıcı üsluptan uzak durmalıyız. Denizi geçtikten sonra derede bocalamanın kimseye faydası olmayacaktır. Kurucu önderin 27 Şubat açıklaması bize göre esastır, o esas üzerinde yürüyen her insan akıllı insan demektir.
Kaynak:ANKA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.