Erdoğan'dan Böcek ailesine ilişkin dikkat çeken açıklama: Kimsenin gözünün yaşına bakılmayacak
AK Parti Grup Toplantısı / TBMM #Canlı https://t.co/ymyA1TJf9B
— ANKA Haber Ajansı (@ankahabera) November 19, 2025
Erdoğan'ın açıklamalarındaki detaylar şu şekilde:
Değerli milletvekillerimiz, kıymetli yol ve dava arkadaşlarım, değerli misafirler; AK Partimizin bir grup toplantısında daha sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle ve muhabbetle selamlıyorum. Buradan, sizlerin vasıtasıyla 81 vilayetimizin 922 ilçesindeki tüm vatandaşlarıma selamlarımı iletiyorum.
Yine buradan, şairin dediği gibi: “Dostlar, ki bir kere bile selamlaşmadık ama aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz.” Bu güzel dostlara; Afrika’dan Asya’ya, Balkanlar’dan Kafkaslar’a, Türk dünyasından İslam alemine gözü ve gönlü bizimle olan tüm soydaş ve kardeşlerimize saygılarımı ve sevgilerimi iletiyorum.
Grup toplantımızın, ülkemiz, milletimiz, partimiz ve demokrasimiz için hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan tüm kalbimle niyaz ediyorum. Toplantımızı varlıklarıyla onurlandıran kıymetli misafirlerimize, bilhassa sevgili genç kardeşlerime "Hoş geldiniz, şeref verdiniz" diyorum. Dayanışmanız, coşkunuz, ahde vefanız ve samimiyetiniz için her birinize tek tek teşekkür ediyorum.
Konuşmamın hemen başında, geçen hafta dualar ve gözyaşlarıyla Hakk’a uğurladığımız 20 kahraman askerimizi ve yangın söndürme uçağı pilotumuzu bir kez daha rahmetle yad ediyorum. Rabbimden, şehitlerimizin ailelerine ve yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyoruz.
Kabine sonrası hitabımızda da belirttiğim gibi, uçağımızın düşüş sebebinin tespitine yönelik incelemeler titizlikle ve çok yönlü bir şekilde yürütülmektedir. Uzman ekiplerimizin değerlendirmeleri neticesinde ulaşacağı bilgiler, Milli Savunma Bakanlığımız tarafından kamuoyu ile paylaşılacaktır.
"4 GURBETÇİMİZİN VEFATIYLA İLGİLİ SORUŞTURMA BÜYÜK BİR HASSASİYETLE YÜRÜTÜLMEKTEDİR"
Yine, 8 Kasım’da Kocaeli Dilovası’nda meydana gelen yangın felaketinde vefat eden 7 emekçi kardeşime Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabır diliyorum. İstanbul’da, ikisi çocuk 4 gurbetçimizin vefatıyla ilgili soruşturma da büyük bir hassasiyetle yürütülmektedir.
"KİMSENİN GÖZÜNÜN YAŞINA BAKILMAYACAK"
Son iki haftada 11 canımızı yitirdiğimiz her iki olayda ihmali, hatası, kusuru veya kasta olan kim varsa, bunlar tek tek tespit edilecek ve kimsenin gözünün yaşına bakılmayacaktır.
TÜİK VERİLERİNE DEĞİNDİ: 9 AYDIR İŞSİZLİK ORANIMIZ TEK HANEDE SEYREDİYOR
Değerli arkadaşlar, son toplantımızdan bu yana Türkiye İstatistik Kurumu, ekonomimize dair bazı önemli veriler açıklamıştır.
2025 yılı üçüncü çeyrek istatistiklerine göre, mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranımız yüzde 8,5 seviyesinde gerçekleşti. Aynı çeyrekte iş gücümüz 35 milyon 568 bine, istihdamımız ise 32 milyon 558 bine yükseldi. 29 aydır işsizlik oranımız tek hanede seyrediyor.
Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve sürdürülebilir büyüme üzerine bina ettiğimiz ekonomi programımızın neticelerini alıyoruz. Turizmde bu sene hem ziyaretçi sayısı hem de gelirde rekor kıracağımız anlaşılıyor. İhracat tarafında da, hamdolsun, oldukça güçlü gidiyoruz.
"2025 YILI SONUNDA HEDEFİMİZ 390 MİLYAR DOLAR"
Geride bıraktığımız son 30 ayın 22’sinde mal ihracatımızı artırdık. Temmuz ayında 24 milyar 911 milyon dolarla Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık. 2025 yılı Ekim ayında ihracatımız yüzde 2,3 artışla 24 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ekim 2025 itibariyle yıllıklandırılmış ihracatımız 270,2 milyar dolarla tarihin en yüksek seviyesine ulaştı.
Yılın ilk 9 ayında hizmet ihracatımız 91,9 milyar doları, hizmet ticareti fazlamız ise 48,8 milyar doları buldu. 379 milyar dolar olan mal ve hizmetler ihracatımızı 2025 yılı sonunda 390 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz.
Eylül ayı itibariyle bu değerlendirmeler bu şekilde devam ederken, Türk ekonomisinin akıncı beyleri olan ihracatçılarımızı inşallah her alanda desteklemeye devam edeceğiz.
"EKONOMİNİN KALBİ OLAN BU KESİMLERLE DAHA SIK BİR ARAYA GELECEĞİZ"
Önümüzdeki dönemde, başta sanayicilerimiz ve KOBİ’lerimiz olmak üzere, reel sektörümüzle istişarelerimizi yoğunlaştıracağız. İş dünyamızın, esnafımızın, tüccarımızın ve üreticimizin sesine daha fazla kulak verecek; ekonominin kalbi olan bu kesimlerle daha sık bir araya geleceğiz.
Bu başarıları, bölgemizde yaşanan sıcak çatışmalara ve gümrük tarifleri üzerinden yürüyen ticaret savaşlarına rağmen elde ettiğimizi de özellikle hatırlatmak istiyorum. Bir kez daha ihracatçı kuruluşlarımızı, iş insanlarımızı, işçilerimizi, ilgili bakanlarımızı ve bürokratlarımızı emeklerinden ötürü kutluyor; ülkem ve milletim adına kendilerine şükranlarımı sunuyorum.
"BİZ LAF ÜRETMEYECEĞİZ, SADECE İŞ VE ESER ÜRETECEĞİZ"
Milletimize hep şunu söylüyoruz: "Biz laf üretmeyeceğiz, sadece iş ve eser üreteceğiz." Allah’a hamdolsun, bu sözümüzün de daima arkasında duruyoruz.
İşte en son Adıyaman’da 350 bininci afet konutunun anahtarlarını hak sahibi kardeşlerimize teslim ettik. Böylece konutlarımızın yüzde 78’ini tamamlamış olduk. Depremzedelerimizi yeni yuvalarına kavuşturmak için 3.481 şantiyede, 200 bin mimar, mühendis ve işçi kardeşimiz 7/24 esasıyla, gece gündüz demeden çalışıyor. Bu rakamların ne anlama geldiğini işin ehli olanlar gayet iyi biliyor.
MUHALEFETE YÜKLENDİ: KENDİ İKBALLERİNİN, HIRSLARININ VE ŞAHSİ HESAPLARININ PEŞİNDE KOŞUYOR
Değerli kardeşlerim, bakınız; şu devasa farka özellikle dikkatlerinizi çekmek durumundayım: CHP Genel Başkanı ve yol arkadaşları, siyaset adına sadece yalan ve polemik üretirken, biz 2 saatte 23, günde 550 yeni konut üretiyoruz.
Bizler, iktidar ve ittifak olarak ülkeye, millete hizmet için, sorunları çözmek için koştururken; ana muhalefet cenahı, kendi ikballerinin, kendi hırslarının ve kendi şahsi hesaplarının peşinde koşuyor. Bizimle yarışacak hizmet desen yok. Bizimle aşık atacak eser desen yok. Bizim ufkumuzu açacak öneri desen yok. Milletin sorunlarına çözüm üretecek vizyon desen o da yok. Peki, bunların yerine ne var? Bolca hakaret var, küfür var, siyasi nezaketsizlik var. Tehdit ve zorbalıkla aykırı her sesi susturma çabası var.
"BAKLAVA KUTULARINDAN PARA KULELERİNE, VİLLALARDAN VALİZLERE KADAR..."
Dün baktım, yine bizi taklit etmişler; grup toplantısında bir video izletmişler. Tabi ortada millete gösterilecek tek bir eser ve hizmetleri olmayınca, ellerinde sadece yolsuzluk dosyaları kalıyor. Allah var, CHP’lilerin yolsuzluk, rüşvet, irtikap dosyaları üzerinden giderlerse, videosunu yapacak malzeme bulmada hiç sıkıntı çekmezler.
Baklava kutularından para kulelerine, villalardan valizlere kadar onlara en az birkaç sene yetecek malzeme var. Allah akıl fikir versin diyorum. Türkiye’nin ana muhalefet partisinin bu tükenmişlik sendromundan süratle kurtulmasını temenni ediyorum.
KURA İLE VERİLEN EV VE İŞ YERLERİNE DEĞİNDİ
Kurasını çektiğimiz yeni konut ve iş yerlerinin tekrar hayırlı olmasını diliyorum. Rabbimden, evlerine kavuşan her bir kardeşimizin hanesine huzur, güven ve bereket vermesini niyaz ediyorum.
CHP Genel Başkanı ve yol arkadaşları siyaset namına sadece yalan üretiyor. Biz ise ülkeye hizmet için koşturuyoruz. Yargıyı siyasi bir kondisyon aşanı olmaktan çıkardık. CHP tarafsız ve bağımsız yargıyı hazmedemedi. Özel şunu unutmasın; Biz ne partilerin içindeki savaşların ne de yüz kızartıcı ithamlarla dolu bu davanın tarafıyız. Beklentimiz gerçeğin ortaya çıkması. Biz bu davanın hiçbir yerinde yokuz ve olmadık.
"BİR VİDEO İZLETMİŞLER: TEK BİR ESER VE HİZMET OLMAYINCA YOLSUZLUK DOSYALARI KALIYOR"
CHP Genel Başkanı ve yol arkadaşları sadece yalan, polemik üretirken 2 saatte 23, günde 550 yeni yeni konut üretiyoruz. Bizler iktidar ve ittifak olarak ülkeye, millete hizmet, sorunları çözmek için koştururken ana muhalefet ikballerinin, şahsi hesaplarının peşinde koşuyor. Bizimle yarışacak hizmet, eser yok. Milletin sorunlarına çözüm üretecek vizyon da yok. Bunların yerine bolca küfür, hakaret, siyasi nezaketsizlik var. Aykırı her sesi susturma çabası var. Grup toplantısında bir video izletmişler. Tabii ortada tek bir eser ve hizmet olmayınca ellerinde sadece yolsuzluk dosyaları kalıyor. Bunun üzerinden giderlerse video yapacak malzeme bulmada hiç sıkıntı çekmezler. Baklava kutularından para kulelerine kadar onlara en az birkaç sene yetecek malzeme var. Ana muhalefetin bu tükenmişlik sendromundan kurtulmasını temenni ediyorum.
"BU DAVANIN BİR NUMARALI SANIĞI SİZİN BELEDİYE BAŞKANINIZ VEYA BAŞKANLARINIZDIR"
23 yıllık çabalarımızda karşımızda statükoyu, statükonun temsilcisi CHP'yi bulduk. İmtiyazlarını kaybetmek istemediler. Düne kadar yargıyı yedek kuvvet gibi kullananlar bugün İstanbul'a karabasan gibi çöken suç şebekesinin hukuki akıbetini siyasi kumpas olarak yaftalıyor. CHP'nin bizi ısrarla neden taraf yapmaya çalıştığını anlamıyoruz. Sayın Özel şunu unutmasın, biz ne partilerinin içindeki mikro iktidar savaşlarının ne de yüz kızartıcı ithamlarla dolu bu davanın tarafıyız.
Talep beklentimiz adil ve tarafsız yargılama ile gerçeklerin ortaya çıkarılması ve suçlulara hukuk önünde hesap sorulması. Bu hesap siyasi hokkabazlıkla, suç bastırmakla kapatılamaz. Bu hesap en iyi savunma saldırıdır kurnazlığı ile, yargı mensuplarını hedef alarak kapatılmaz. Bu davanın bir numaralı sanığı sizin belediye başkanınız veya başkanlarınızdır. Bu davanın ihbarcıları da itirafçıları da sizin adamınız. Biz bu davanın hiçbir yerinde yokuz ve olmadık. Bu davayı siyasallaştırmaya gayret ettiklerini, sulandırmaya çalıştıklarını milletimiz gibi biz de görüyoruz. Yargı mercilerini yasal sınırlar içinde çalışır tutmak müşterek hassasiyetimiz olmalı. Görevini yapan yargı mensuplarına saldırmanın kimseye faydası olmaz. CHP yönetiminin giderek hırçınlaşan, çirkinleşen üslubunu aziz milletime havale diyorum. İşini doğruluk ile yapan bütün yargı mensuplarının yanındayız. Ana muhalefet partisi genel başkanının oturduğu koltuğuna yakışır olgunlukla hareket etmesini bekliyoruz.
"NEYMİŞ ARAPLAR BİZİ SIRTIMIZDAN VURDU, HADİ ORADAN.."
Biz devletlerden bir devlet değiliz. Bizim millet olarak kökleri milattan önceki asırlara giden ordu tecrübemiz var. Devlet kurma tecrübemiz, medeniyetler inşa etme tecrübemiz var. Biz bir gece yatıp sabah bütün kardeşlik mirasından azade olmuş bir millet olarak uyanamayız. Kimse sözlerimi farklı yerlere çekmeye yeltenmesin. Hiç kimsenin topraklarında gözümüz yoktur. Türkiye'nin yıllarca sırtını döndüğü o gönül coğrafyamıza tekrar yüzümüzü döndük. Biz ülkemizin sınırlarında kalacağız ama bizim gönül coğrafyamıza kimse hudut biçemez, dedik. Bize on yıllar boyunca aynı masalı anlattılar. Bugün de aynı masalı ısıtıp ısıtıp önümüze getiriyorlar. Neymiş Araplar bizi sırtımızdan vurdu, hadi oradan. O yıllarca kardeşlerimize sırtlarını döndüler, sermayeyi bile renklerine ayırdılar.
Suriyeli kardeşlerimizi misafir etmeye devam ediyoruz. Aziz milletimiz Suriye'deki devrim ile şerefine şeref kattı. Ensar ruhu ile onlara sahip çıktığımız için biz şereflendik. Şimdi misafirlerimiz kendi vatanlarına dönüyor ve dönerken bize dua ediyorlar. Suriye sokaklarında Türkçe ikinci dil olarak konuşuluyor. Suriye'nin kalıcı huzura, emniyete kavuşması için girişimlerimiz sürüyor. Suriye'nin güvenliği bizim güvenliğimizdir.
Biz sömürmenin peşinde değiliz, hiç vermeyip sürekli alanlardan değiliz. Biz Selçuklu'nun torunlarıyız, Osmanlı'nın torunlarıyız. Biz yıkmak için değil gönüller yapmak için oralardayız.
Biz rahmete, berekete gönülden iman etmiş bir milletiz. Mazlum coğrafyalara ulaşmaya çalışırken muhabbetle kucaklaşmak için giden insanlarız. Tam 23 yıldır böyle bir imanla, anlayışla hareket ediyoruz. Rabbimiz de yolları açıyor, seferi kolaylaştırıyor.
Türkiye evinin içini düzelttikçe dışarda da güç kazanmış, itibar kazanmıştır. 23 yıl gibi kısa süre içinde bölgenin parlayan yıldızı haline getirdik. Şimdi yine bir şahlanış içindeyiz. Yarım asırlık bir prangadan ülkemizi kalıcı ve kati olarak kurtaracağız. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bu samimiyetin içindeyiz. Terörsüz Türkiye sürecinde umut ve cesaret verici gelişmeler elde ettik. Süreç komisyonla hem toplumsal bir boyut kazandı ve ivme kazandı.
İş dünyasından insan hakları kuruluşlarına, sendikalara, şehit ve gazi derneklerine kadar tüm katılımcılar komisyon tarafından dinlendi ve görüşleri önerileri not edildi. DEM Parti heyeti ve grubu sağ duyulu tavır içinde oldu.
BAHÇELİ'NİN İMRALI AÇIKLAMALARINA ERDOĞAN'DAN DESTEK: CESURCA
MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli de ilk günden itibaren yaptığı cesur, ufuk açıcı açıklamaları ile sürecin bugüne gelmesinde eşsiz katkılar sağladı. Biz de hassas çizgide yürüyerek sürece mihmandarlık yaptık. bilinen bilinmeyen pek çok badireyi atlattık. Komisyonun fikir ve hedef birliği içinde çalışmasını son derece kıymetli buluyorum. Ülkemiz demokrasisine birlik ve beraberliğine yaptığı katkılarını takdirle karşılıyor, meclis başkanımızı ve komisyon üyelerimizi canı gönülden tebrik ediyorum. Dünkü değerlendirmeler ışığında müteakip toplantının cuma günü yapıldığı anlaşılıyor. Türkiye'nin sırtında büyük bir belaya dönüşen terör belasından kurtulmanın vakti artık çoktan geldi. Verilen mücadeleleri terörsüz Türkiye ile taçlandırmamız gerekiyor. Bunu sorumluluğu siz vekillerimizin omuzlarındadır. Barış ikliminin kökleşmesine, her milletvekiline, tüm siyasi partilere çok önemli görevler düşüyor. AK Parti olarak siyaset üstü zeminde ele aldığımız bu süreci menziline ulaştırmak istiyoruz.
Milletimizin bizden beklentilerinin idraki ile çözüm odaklı olacağız. Umuyorum ki tüm partiler ve üyeler de bizimle aynı sorumlu davranışı sergiler. 86 milyonun el ele vererek birlik bayrağımızı yükselterek terörsüz Türkiye ve bölge hedefimize er ya da geç ulaşacağımızdan şüphe duymuyorum. Biz ülkemizin menfaatini her türlü çıkarın üzerinde gören bir kadroyuz. Bu ülke için yeri geldi elimizi, yeri geldi tüm gövdemizi taşın altına koydu. Terörsüz Türkiye sürecinde de millet memleket aşkı ile hareket ediyoruz. Tek bir gayemiz var o kanlı hançeri çıkarmaktır. Allah'ın izni ile milletimizin desteği ile bunu başaracağız. Sonuçta Türkiye olacak milletimiz olacak, kardeşlik olacaktır.
Kaynak:ANKA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.