Deprem uzmanı Osman Bektaş açıkladı: Türkiye’nin deprem kümeleri şoke etti

Son 57 yılda yaşanan büyük depremleri analiz eden Prof. Dr. Osman Bektaş, Türkiye'nin farklı bölgelerinde oluşan deprem kümelerinin, levha içi fay hareketlerinden kaynaklandığını söyledi.

Yer bilimci Prof. Dr. Osman Bektaş, Türkiye’nin sismik haritasına dair dikkat çeken bir açıklamada bulundu. Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu faylarının kesişim noktasında yer alan Türkiye’nin, levha sınırlarında oluşan deprem kümeleriyle karşı karşıya olduğunu vurgulayan Bektaş, depremlerin yalnızca ana fay hatlarıyla sınırlı kalmadığını, levha içi faylar ve blokların da ciddi risk barındırdığını belirtti.

DEPREM RİSKİ YOĞUNLAŞIYOR

Bektaş’a göre, Afrika-Arap levhası ile Avrasya levhasının çarpışması sonucu oluşan sıkışma, hem sınır faylarını hem de iç bölgelerdeki fay hatlarını tetikliyor. Bu süreç, zamanla birbirinden farklı blokların oluşmasına neden olurken, söz konusu blokların çevresinde deprem riski yoğunlaşıyor.

SON 57 YILDA...

Özellikle son 57 yılda meydana gelen 6 ila 7 büyüklüğündeki depremlerin incelendiğini belirten Bektaş, bu sarsıntıların Marmara, Uşak, Varto, Van ve Maraş bölgelerinde yoğunlaştığını ifade etti. Bu kümelenmenin tesadüf olmadığını söyleyen uzman isim, faylar arası stres transferinin bu zincirleme hareketi tetiklediğini aktardı.

ekran-goruntusu-2025-05-29-135545.png

Bektaş'ın paylaşımı şu şekilde:

TÜRKİYENİN DEPREM KÜMELERİ Kesişen Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu Fayları Türkiyenin en önemli levha sınırı olan deprem kaynaklarıdır. Arap-Afrika ve Avrasya Levhalarının sıkıstırması sonucu levha sınırı fayları levha içi fayları ve onların oluşturduğu levha içi bloklarını oluşturmuştur. Son 57 yıl içerisinde oluşan M6-7 büyüklüğündeki depremler levha sınıri - levha içi fayların oluşturduğu bloklar çevresinde kümelenmiştir (batıda MARMARA,USAK; doğuda VARTO,VAN ve MARAŞ ). Deprem kümeleri fayların karşılıklı stres transferiyle oluşmuş olmalıdır.

13.png

Prof. Dr. Bektaş’ın değerlendirmesi, Türkiye’nin yalnızca aktif fay hatları değil, aynı zamanda iç yapısal bloklar açısından da yüksek sismik risk taşıdığını bir kez daha gözler önüne serdi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.