BM'den kıyamet uyarısı: Türkiye’nin toprakları göz göre göre yok oluyor

2015 yılında çölleşme riski taşıyan alanlar yüzde 47 olarak belirlenmişti. 2022’de bu oran yüzde 22,5’e kadar gerilemiş görünüyordu. Ancak 2025 tarihli BM raporu, çarpıcı bir yükselişle riskli alanların oranının yüzde 88’e çıktığını ortaya koydu. Uzmanlara göre bu hızlı artışın başlıca sebepleri; uzun süren kuraklıklar, kontrolsüz arazi kullanımı ve iklim değişikliği.

ÇÖLLEŞME NE ANLAMA GELİYOR?

Çölleşme; mevcut çöllerin genişlemesi değil, verimli tarım alanlarının zamanla verimsizleşmesi anlamına geliyor. Süreç; tarımsal üretimin düşmesi, hayvancılığa uygun meraların kaybı ve su kaynaklarının kuruması gibi hayati sorunları beraberinde getiriyor. Türkiye’de bu süreci hızlandıran başlıca etkenler arasında ise vahşi sulama, plansız kentleşme, orman tahribatı ve yanlış tarım uygulamaları bulunuyor.

SORUN BÖLGESEL DEĞİL, ULUSAL

Önceki yıllarda sadece Konya Karapınar, Iğdır ya da Ceylanpınar gibi sınırlı bölgelerle anılan çölleşme riski, bugün neredeyse tüm Türkiye’yi kapsıyor. Batıdan doğuya, kuzeyden güneye ülkenin büyük bir bölümünde çölleşme tehdidi söz konusu. Uzmanlar, bu durumun artık sadece çevre değil, aynı zamanda ulusal güvenlik sorunu olarak ele alınması gerektiği görüşünde.

HAYATIN HER ALANINI ETKİLEYECEK

BM raporuna göre önlem alınmadığı takdirde Türkiye’yi şu tehditler bekliyor:

Tarımsal üretimde düşüş, buna bağlı olarak gıda kıtlığı ve artan fiyatlar
Barajların kurumasıyla başlayacak büyük su krizi
Tarım ve hayvancılık sektörlerinde gerilemeye bağlı ekonomik çöküş
Kırsaldan kentlere zorunlu göç dalgası

UZMANLAR UYARIYOR: ACİL ÖNLEM ŞART

Uzmanlar, bu gidişatın durdurulması için çevresel ve yapısal reformların kaçınılmaz olduğunu vurguluyor. Aksi takdirde, Türkiye’nin sahip olduğu verimli toprakların büyük kısmı önümüzdeki yıllarda tamamen işlevsiz hale gelebilir.

Birleşmiş Milletler’in bu son raporu, yalnızca bir uyarı niteliği taşımıyor; aynı zamanda geleceğe dair ciddi bir alarm veriyor. Uzmanlara göre önlem alınmazsa Türkiye’yi bekleyen tablo, tarımda ve su kaynaklarında yaşanacak büyük bir çöküş olabilir.