Avrupa otomotivi kırmızı alarmda! Çin rekabeti 2035 yasağını değiştirebilir

Avrupalı otomobil üreticileri, son dönemde özellikle Çinli rakiplerinin agresif büyümesi ve ABD'li devlerle rekabette yaşadıkları zorluklar nedeniyle tarihi bir krizle karşı karşıya. Yüksek maliyetler, sübvansiyon savaşları ve elektrikli araçlara olan talebin beklenenin altında kalması, şirketleri tamamen elektrikli üretime geçiş planlarını ertelemeye zorluyor. Sektörden yükselen bu alarm zilleri, Avrupa Birliği'ni (AB) 2035'te içten yanmalı motorlara devam etme düşüncesine sevk etmeye başladı.

Avrupa'da yaklaşık 13 milyon kişiye istihdam sağlayan otomotiv sektörü, AB'den acil eylem bekliyor. Üreticilerin talepleri net:

* Sektöre daha fazla mali destek sağlanması.

* AB'nin katı karbon emisyon hedeflerinin düşürülmesi.

* 2035 yılı olarak belirlenen yeni içten yanmalı motora sahip otomobil satış yasağının kaldırılması veya esnetilmesi.

* Avrupa ülkelerinde sadece yerli üretim elektrikli otomobil alımının cazip hale getirilmesi.

Özellikle gelişmiş otomobil üretim kapasitesine sahip olan AB ülkeleri, 2035'ten itibaren AB içinde satılacak yeni bütün otomobillerin sıfır emisyonlu olması hedefinde değişikliğe gidilmesini yüksek sesle talep ediyor.

AB KOMİSYONU'NDAN İTİRAF: "YASAĞI GÖZDEN GEÇİRMELİYİZ"

Krizin ciddiyeti Brüksel'de de kabul görmüş durumda. AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Stephane Sejourne, AB'nin otomotiv sanayisinin rekabete karşı korunması ve 2035 yılı olarak belirlenen yasağın mutlaka gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti.

Avrupa sanayisini ABD ve Çin'e karşı korumaya yönelik yeni yol haritasının 10 Aralık'ta açıklanacağını belirten Sejourne, atılacak adımların sinyalini verdi. Sejourne, tarifelerin mevcut değer zincirini bozduğunu ve ticari gerginliklere neden olduğunu kabul ederek, Avrupa'ya yönelik yabancı yatırımlara karşı yeni koşullar getirmeleri gerektiğini de sözlerine ekledi. Bu ifadeler, özellikle Çinli üreticilere karşı yeni vergilerin ve kısıtlamaların yolda olabileceğinin bir işareti olarak yorumlandı.