Davutoğlu'ndan kayyum atamalarına tepki: Karşı karşıya kaldığımız şey bir hukuk krizidir
Son bir hafta içerisinde ikisi il, ikisi ilçe olmak üzere dört belediyeye kayyum atanması, kamuoyunda tartışmalara neden oldu. Seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınmasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Ekrem İmamoğlu, siyasi parti liderleriyle bir dizi görüşme başlattı. İmamoğlu’nun ilk görüşmelerinden biri de Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ile gerçekleşti.
"ÇIKAN SONUCA SAYGI GÖSTERMELİSİNİZ"
Görüşme sonrası yapılan açıklamada Ahmet Davutoğlu, kayyum atamalarına dair sert eleştirilerde bulundu. Davutoğlu, "Halkın önüne sandığı koyduysanız çıkan sonuca saygı göstereceksiniz. Kayyum uygulamasına her zaman karşı çıktım. Karşı karşıya kaldığımız şey bir hukuk krizidir" şeklinde konuşarak mevcut uygulamaların demokratik süreçlere zarar verdiğini ifade etti.
"KİMSE HUKUK KARŞISINDA İSTİSNAYA SAHİP DEĞİLDİR"
Davutoğlu, kayyum uygulamalarının demokratik normları zedelediğini vurgulayarak, "Kuralları işlemeyen bir siyasi sistem ne demokratiktir ne de devlet düzeni niteliği taşır. Biz esastan kayyum yöntemine karşı çıkarız" dedi. Ayrıca, “Hiç kimse hukuk karşısında istisnai bir özerkliğe de sahip değildir” ifadesini kullandı.
"KAMU DÜZENİNDEN TAVİZ VERİRSENİZ KAOSA YOL AÇARSINIZ"
Demokrasiyi yalnızca söylemde tanıyıp, kamu düzeninden ödün verilmesinin kaos yaratacağını belirten Davutoğlu, kayyum uygulamasının bugün de geçmişte olduğu gibi yanlış olduğunu söyledi. "Kamu düzeni hepimizin düzenidir" diyen Davutoğlu, hukuk devletine uyulması gerektiğinin altını çizdi.
DEMOKRASİ, HUKUK VE YÖNETİM KRİZİ
Davutoğlu, merkezi yönetimin yerel yönetimlerin tercihlerine saygı duymamasının meşruiyet sorunları doğuracağını ifade etti. Ayrıca, yerel yönetimlerin de hukuk dışında bir özerklik alanı yaratamayacağını belirtti. Davutoğlu, "Bir yandan terör başını Meclis’te konuşturmaya kadar gidecek bir açıklama yaparken, diğer yandan seçimle gelen belediye başkanları hakkında otoriter tasarruflarda bulunmak bir arada olmaz. Türkiye, bugün bir demokrasi, hukuk ve yönetim kriziyle karşı karşıyadır" diyerek çözümün demokrasiye saygı ve hukuk düzenine bağlılıktan geçtiğini belirtti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.