Zehra Kınık adli kontrol talebine de itiraz etti! 17 yaşındaki gencin ölümüne neden olmuş, 1 gün bile tutuklu kalmamıştı

Kaza, geçen yıl İstanbul Beykoz'da meydana geldi. Zehra Kınık Demir'in kullandığı otomobil, Yavuz Selim Öztürk'ün sürdüğü motosiklete çarptı. Motosikletin arkasında bulunan 17 yaşındaki Batın Barlasçeki, çarpmanın etkisiyle yola savrularak ağır yaralandı ve iç kanama sonucu hayatını kaybetti. Kazada 3 kişi de yaralandı.

BİLİRKİŞİ RAPORU: ASLİ KUSURLU SÜRÜCÜ

Kazanın ardından gözaltına alınan Zehra Kınık Demir, bir gün sonra serbest bırakıldı. Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda ise Demir'in kazada asli kusurlu olduğu belirlendi. İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 Mayıs'ta görülen duruşmada Demir'i 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırdı ve 2 yıl ehliyetine el konulmasına karar verdi.

YURT DIŞI YASAĞININ KALDIRILMASI TALEP EDİLDİ

Ceza kesinleşmeden infaz süreci başlamadığı için cezaevine girmeyen Demir'in avukatları, yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması için 3 Haziran'da mahkemeye başvurdu. Avukatlar, sundukları dilekçede Demir'in bugüne dek tüm adli kontrol yükümlülüklerine uyduğunu ve kaçma ya da delil karartma riskinin bulunmadığını savunarak yasağın ya tamamen kaldırılmasını ya da teminat karşılığında hafifletilmesini talep etti.

"ADLİ KONTROL CEZALANDIRMAYA DÖNÜŞTÜ" İDDİASI

Zehra Kınık Demir'in avukatları, yasağın masumiyet karinesine ve adli kontrol tedbirlerinde bulunması gereken "ölçülülük" ilkesine aykırı olduğunu belirtti. Dilekçede, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne atıf yapılarak, "Müvekkilin düzenli yaşamı ve aile bağları göz önüne alındığında, adli kontrolün kaldırılması zaruri hale gelmiştir" denildi.

MAHKEME TALEBİ REDDETTİ

Yurt dışı yasağının kaldırılmasına ilişkin talep, 12 Haziran'da İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi. Karar, usul gereği bir üst mahkeme olan 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.