TÜSİAD Başkanı Turan ve YİK Başkanı Aras hakim karşısında
				Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras, "yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" ve "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" suçlamalarıyla yargılandıkları davanın ikinci duruşmasında hakim karşısına çıktı. İki ismin 5 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanmalarına devam edildi.
İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuksuz sanıklar Orhan Turan ve Mehmet Ömer Arif Aras'ın yanı sıra avukatları da katıldı. Duruşmaya yeni atanan hakim, dosyada eksiklikler olduğunu belirterek, duruşmayı erteledi.
DURUŞMADA NELER YAŞANDI?
Hakim karşısında beraatlerini talep eden Turan ve Aras, söz konusu konuşmalarının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savundu. Suçlamaları reddeden iki isim, belirtilen suçları işlemediklerini belirttiler.
Duruşmada dikkat çeken bir diğer gelişme ise sanık avukatlarının, bu duruşmayı karar duruşması olarak beklediklerini belirtmesi oldu. Avukatlar, karar duruşmasının teknik araçlarla kayıt altına alınmasını talep ederken, sözlü savunma yapmayacaklarını belirtti.
NE OLMUŞTU?
Orhan Turan ve Mehmet Ömer Arif Aras, 13 Şubat 2025'te düzenlenen TÜSİAD Genel Kurulu'ndaki konuşmaları nedeniyle yargılanıyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, iki ismin de "zincirleme şekilde yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" ve "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" suçlarını işledikleri iddia ediliyor.
Orhan Turan, konuşmasında hukukun üstünlüğünün önemine vurgu yaparak, ekonomik ve toplumsal sorunların bu eksiklikle derinleşeceğini söylemişti. Enflasyonla mücadelenin yavaş ilerlemesi nedeniyle sanayicilerin ve çalışanların zorlandığını, toplumda huzursuzluğun arttığını ifade etmişti.
Mehmet Ömer Arif Aras ise eğitim, liyakat ve hukuka güven konularına değinmiş, Kartalkaya yangını ve 6 Şubat depremlerini örnek göstererek, sistemdeki aksaklıkların ölümlere ve mağduriyetlere yol açtığını belirtmişti. Sorumluların görevden ayrılması ve yerlerine yetkin kişilerin getirilmesi gerektiğini söylemişti.
İddianamede, bu ifadelerin "yanıltıcı bilgi yayma" ve "adil yargılamayı etkileme" suçlarını oluşturduğuna kanaat getirilmiş ve sanıklar hakkında 1 yıl 10 aydan 5 yıl 6 aya kadar hapis cezası istenmişti.
Yargılamanın bir sonraki duruşması 20 Ocak 2026 tarihinde, saat 09:30'da yapılacak.
				
				
				
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.