Şener Üşümezsoy'dan Sındırgı için kritik açıklama: Asıl deprem beklenen yer Sındırgı değil! 6.8'lik deprem olabilir

Deprem öngörüleriyle tanınan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde son dönemde meydana gelen depremlere ilişkin dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Üşümezsoy, artçıların normal olduğunu belirtirken, büyük bir deprem riski taşımadığını söyledi.

"FAYIN TAMAMI KIRILMADI, ARTÇILAR BU YÜZDEN SÜRÜYOR"

Sındırgı’da meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki depremin ardından devam eden sarsıntıların halkta tedirginlik yarattığına dikkat çeken Üşümezsoy, bu durumun fay hattındaki kısmi kırılmalardan kaynaklandığını belirtti:

"Fay hattı boyunca bazı bölgelerde 20 santimetrelik kaymalar yaşandı. Ancak bazı kesimlerde bu kayma daha az oldu. Tam olarak kırılmayan bölgeler artçıları tetikliyor."

"SINDIRGI RAHATLADI, SİMAV ENERJİ BİRİKTİRİYOR"

Prof. Dr. Üşümezsoy’a göre Sındırgı, Gediz ve Demirci fayları büyük ölçüde enerjisini boşaltmış durumda. Ancak Simav Fayı halen aktif ve enerji biriktirmeye devam ediyor. Bu nedenle en ciddi riskin Simav’da olduğunu vurgulayan Üşümezsoy, şunları söyledi:

"Simav Fayı, 6,5 ila 6,8 büyüklüğünde bir deprem üretme potansiyeline sahip. Diğer faylar kırıldı, ama Simav’daki hareket tamamlanmadı."

"FAY HATLARINI AMPULE BENZETİYORUM"

Üşümezsoy, bölgedeki fay hatlarını ampule benzeterek dikkat çekici bir benzetmede bulundu:

"1971’deki Gediz depremi bir ampulün patlaması gibiydi. 1965’te Demirci’de yaşanan deprem de başka bir ampulü söndürdü. Sındırgı’daki son hareketle o ampul de yandı. Ama Simav’daki ampul hâlâ yanıyor, yani risk orada"

"ELİ KULAĞINDA BİR DEPREM BEKLENTİSİ YOK"

Deprem uzmanı, Simav Fayı'ndaki tehlikenin büyük olmasına rağmen, yakın vadede bir kırılma beklentisi olmadığını da ifade etti. Zaman aralığının uzun olduğuna dikkat çeken Üşümezsoy, “Fayların kırılma süreci insan ömrüne göre uzun döngülüdür” dedi.

"1970 Gediz depreminin üzerinden 55 yıl geçti. Bu tür fay hareketleri yıllara, hatta yüzyıllara yayılan süreçlerdir. Bu nedenle ‘yarın deprem olacak’ demek bilimsel olmaz."