"Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganı sonrası TSK'dan ihraç olmuşlardı: Yaşar Güler konuştu: Asıl gerekçe slogan değil

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Bakanlığın bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Kara Harp Okulu'nda 30 Ağustos 2024'te mevzuattan kaldırılan yeminle birlikte "Mustafa Kemal Atatürk'ün askerleriyiz" sloganı atan 5 teğmenin TSK'den bu nedenle ihraç edilmediğini savundu.

Güler, ihraç sürecine ilişkin, "Hiçbir teğmene 'Atatürk'ün askerleriyiz' dediği için soru sorulmadı. Kılıç çekmekle ilgili de soru yöneltilmedi" ifadelerini kullandı. Törende ailelerin alanı terk etmesini isteyen birinci olan kadın teğmeni örnek gösteren Güler, bu davranışın yetki aşımı olduğunu öne sürdü.

Muhalefetten gelen "Konunun özü Mustafa Kemal'in askerleriyizdir" çıkışına ise Güler, "Değildir" karşılığını verdi.

İHRAÇ EDİLEN TEĞMENLERDEN ART ARDA SERT YANITLAR

TSK'den ihraç edilen 5 teğmenin 4'ü, Bakan Güler'in sözlerine sosyal medyadan yanıt verdi.

İZZET TALİP AKARSU: "SORULMADI SÖZÜ GERÇEĞİ YANSITMIYOR"

Teğmen İzzet Talip Akarsu, Güler'in iddiasının doğru olmadığını belirterek, bilgi alma sürecinde kendisine "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" ifadeleriyle ilgili sorular yöneltildiğini söyledi. Akarsu, "Evlatlarınız yaşındaki insanları daha da zor duruma sokmayın" sözleriyle tepki gösterdi.

"BİZİ SAHİPLENMENİZ GEREKİRKEN İFTİRA ATTINIZ"

Bir diğer ihraç edilen teğmen Serhat Gündar, TSK Disiplin Kanunu'nun "itibar sarsıcı davranışlar" maddesiyle ordudan uzaklaştırıldıklarını ancak süreç boyunca farklı gerekçelerin öne sürüldüğünü ifade etti.

Gündar, "23 yaşındaki 5 teğmene iftira attınız. Bunları unutmayacağız" dedi.

"ATATÜRK'Ü SİYASET MALZEMESİ YAPTINIZ"

Deniz Demirtaş ise, ihraç sürecinin siyasi tartışmaların gölgesinde yürütüldüğünü belirterek, "Biz ihraç edilirken bize edilen hakaretlere göz yumuldu" açıklamasında bulundu.

"ŞEHİT ANNESİNE PARMAK SALLAYANIN BİZE HAK DEMESİ MÜMKÜN DEĞİL"

Batuhan Gazi Kılıç ise törende ailelerin zaten alanda bulunduğunu vurguladı. Güler'in daha önce şehit annesi Pakize Akbaba'ya "parmak salladığı" anı hatırlatan Kılıç, "Kimsenin, makamı ne olursa olsun şehit annesine tehditte bulunma hakkı yoktur" ifadelerini kullandı.

Kılıç ayrıca, ihraç süreci sırasında telefonlarının müstehcen sitelere yayıldığını, gizli numaralardan tehdit edildiğini ve buna rağmen hiçbir koruma sağlanmadığını söyledi.