Konya'da deprem riski var mı? Uzmanlar 6.8 büyüklüğünü işaret etti

Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Şükrü Arslan, Konya’da “Konya bir deprem şehri değil, Konya çok daha güvenli bir şehir, deprem Konya’da yaşanmaz” algısının yanlış olduğunu ve bilimsel dayanağının bulunmadığını söyledi.

TUZ GÖLÜ FAY ZONU VE DİĞER AKTİF FAYLAR

Arslan, Konya çevresinde birçok aktif fay bulunduğunu ve bunların deprem açısından bölgeyi ciddi şekilde tehdit ettiğini vurguladı. Özellikle Tuz Gölü Fay Zonu’nun 6.8 büyüklüğünde deprem potansiyeline sahip olduğunu belirten Arslan, şu ifadeleri kullandı:
“Konya’daki aktif fayları yerbilimciler olarak iki farklı kategoriye ayırdık. Bunlardan en önemlisi bölgesel faylar dediğimiz, Konya’ya kadar uzanan ya da komşu illerden geçen ve potansiyeli çok yüksek faylar. Bu faylar deprem üretirse 6 ve üzerinde, 7’ye kadar ivmeli sarsıntılar oluşturabilir. Tuz Gölü Fay Zonumuz 6.8 büyüklüğünde potansiyele sahip olup uzun süredir enerji biriktiriyor. Konya’nın ova zemini olması nedeniyle büyük ivmeli depremlerin yıkıcı etkisi olabilir. Ayrıca Afyon Sultandağlarından Ilgın’a uzanan Akşehir Sultandağı Fay Zonu ve Kayseri bölgesinden Aksaray’a uzanan Ecemiş Fay Zonumuz da bölgeyi tehdit eden önemli faylar arasında.”

YEREL FAYLAR VE POTANSİYEL RİSK

Konya sınırları içinde yerel olarak sınıflandırılan ve 4 ila 5.5 büyüklüğünde depremler üretebilecek faylar da bulunduğunu aktaran Arslan, bunlar arasında Ilgın, Altınekin, Cihanbeyli ve Konya merkezinden geçen Konya Fay Zonlarının yer aldığını belirtti.

“DEPREM KONYA’DA YAŞANMAZ ALGISI YANLIŞ”

Son 15 yılda Konya’da 4 ve üzeri büyüklükteki depremlerin bu fay zonları üzerinde gerçekleştiğine dikkat çeken Arslan, “Geçmişte çokça dile getirilen ‘Konya bir deprem şehri değil, Konya çok daha güvenli bir şehir, deprem Konya’da yaşanmaz’ algısının tamamen yanlış olduğunu net bir şekilde gördük. Bu algının bilimsel karşılığı yok. Konya, diğer illere kıyasla ova zemine sahip ve bu zeminler deprem dalgalarını büyütür. Bu nedenle deprem ivmelerine uygun, depreme dayanıklı şehirleşmenin mutlaka yapılması gerekiyor. Aksi takdirde büyük zararlar yaşanabilir” dedi.