Danıştay’dan bilirkişilik kararı: Kusur oranı belirleme yasağı iptal edildi

Danıştay 10. Dairesi'nin kararında, bilirkişilerin yaptığı değerlendirmenin hukuki değil teknik olduğu vurgulandı. Kararda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu'na atıf yapılarak, şu ifadeler yer aldı:

"Bilirkişinin teknik bilgiyi somut olaya uygulayarak ulaştığı kusurluluk değerlendirmesi, yasal yetki kapsamındadır. Bu nedenle söz konusu sınırlama kanunlara aykırıdır."

"YASAK, MAHKEMELERE TEKNİK KATKIYI ZAYIFLATIYORDU"

Kararı değerlendiren Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Ahmet Coşgun, bilirkişilere getirilen bu yasağın uzman görüşünü zayıflattığını ve mahkemelerin sağlıklı karar almasını engellediğini söyledi. Coşgun şu ifadeleri kullandı:

"Teknik bilirkişinin asli veya tali kusuru değerlendirmeden sağlıklı görüş sunması mümkün değil. Danıştay yerinde bir kararla bu yanlışı düzeltti."

DAVANIN GEREKÇESİ: CEZALANDIRILDIK, HAKKIMIZI ARADIK

Antalya Bilirkişilik Bölge Kurulu'na kayıtlı bir makine mühendisi olan Dr. Ahmet Coşgun, düzenlemenin iptali için açılan davanın da sahibiydi. Konuyla ilgili konuşan Coşgun, süreci şöyle anlattı:

"Kusur oranı belirlediğimiz için uyarı cezası aldık. Rehber ilkenin hukuka aykırı olduğunu düşünerek Danıştay'a başvurduk. Danıştay bizi haklı buldu."

MAHKEMELERDE BİLİRKİŞİ RAPORLARININ ETKİSİ ARTACAK

Kararın özellikle trafik kazaları, iş kazaları ve sigorta davaları gibi teknik içerikli dosyalarda mahkemelerin daha güçlü kararlar almasını sağlayacağı ifade ediliyor. Dr. Coşgun, gelişmenin yalnızca bilirkişiler için değil, tüm yargı sistemi açısından olumlu bir adım olduğunu vurguladı:

"Bilirkişiler artık görüşlerini sansürlemeden yazabilecek. Bu da adaletin teknik doğrulukla daha fazla bütünleşmesini sağlayacak."

NE DEĞİŞTİ?

Danıştay'ın iptal kararıyla birlikte, bilirkişiler artık:

• Teknik incelemeye dayanarak kusur oranı belirleyebilecek,
• Görüşlerini daha serbest ifade edebilecek,
• Mahkemelere daha kapsamlı raporlar sunabilecek.

Bu değişiklik, özellikle teknik boyutu ağır dosyalarda daha objektif, bilimsel ve adil yargı kararlarının önünü açması bakımından önem taşıyor.