AYM’den emsal karar: Geçersiz imza yıllarca süren evliliği yok sayamaz!

AYM’den emsal karar: Geçersiz imza yıllarca süren evliliği yok sayamaz!
Anayasa Mahkemesi (AYM), evlilik cüzdanındaki imzanın geçersiz olduğu gerekçesiyle 34 yıllık evliliğin yok hükmünde sayılmasına "dur" dedi.

Anayasa Mahkemesi (AYM), evlilik akdi sırasında atılan bir imzanın geçersiz olmasının, yıllarca süren bir evliliği ve kurulan aile hayatını tek başına yok saymak için yeterli olmadığına dair emsal niteliğinde bir karara imza attı. Yüksek Mahkeme, bu yöndeki bir yerel mahkeme kararının, Anayasa'nın 20. maddesiyle güvence altına alınan "aile hayatına saygı hakkını" ihlal ettiğine karar verdi.

Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre süreç şöyle gelişti: H.D. isimli kadın, 1989 yılında Türkiye'de E.D. isimli erkekle evlendi ve çift Almanya'ya yerleşti. Bu evlilikten üç çocukları dünyaya geldi. Yıllar sonra, 2013'te H.D., Almanya'da boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi talebiyle dava açtı.

Tam da bu dava devam ederken, eşi E.D. de aynı yıl Türkiye'de farklı bir hukuki süreç başlattı. E.D., evlilik cüzdanındaki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ederek, evliliğin baştan itibaren "yok hükmünde" olduğunun tespiti için dava açtı.

"VERGİ AVANTAJINDAN YARARLANDI, DÜRÜST DEĞİL"

Türkiye'deki davada H.D., eşinin yıllarca Almanya'da evli olmanın getirdiği tüm vergi ve sigorta kolaylıklarından yararlandığını savundu. Boşanma davasında mal paylaşımı aşamasına gelindiğinde eşinin Türkiye'de böyle bir dava açmasının dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu belirtti.

Ancak yerel mahkeme, evlilik belgelerindeki imzaları ve yurt dışı çıkış kayıtlarını inceledi. Yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda evlilik belgesindeki imzanın E.D.'ye ait olmadığı tespit edildi ve mahkeme, diğer delilleri değerlendirmeden evliliğin yok hükmünde olduğuna karar verdi.

AİLE HAYATINA SAYGI HAKKI İHLAL EDİLDİ

Kararın kesinleşmesi üzerine H.D., hak ihlali iddiasıyla Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu. Başvuruyu inceleyen Yüksek Mahkeme, H.D.'yi haklı buldu. AYM, Anayasa'nın 20. maddesinde güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine hükmetti. Kararda, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere ilgili yerel mahkemeye gönderilmesi kararlaştırıldı.

AYM kararının gerekçesinde, aile hayatına saygı hakkının devlet için pozitif yükümlülükler de içerdiği vurgulandı. Yerel mahkemenin sadece evlenme kütüğündeki imzanın sahteliğine odaklandığı, ancak evliliğin gerçekliğine işaret eden diğer önemli delilleri göz ardı ettiği belirtildi. Kararda, mahkemenin nikah sırasında hazır bulunan tanıkların beyanlarını, düğün davetiyesi ve fotoğraflarını dikkate almadığına işaret edildi.

Ayrıca, çiftin evlendikten sonra Almanya'ya birlikte gittiği, bu birliktelikten üç çocuklarının dünyaya geldiği ve E.D.'nin de evliliğe bağlı vergi muafiyeti gibi haklardan faydalandığı hatırlatıldı. AYM, yerel mahkemenin tüm bu olguları değerlendirmeyerek "özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini" ifade etti. Mahkemenin bu eksik incelemesi nedeniyle devletin "aile hayatına saygı hakkının korunması" kapsamındaki pozitif yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediği kaydedilerek, hak ihlali kararı verildi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.