Aile hekimleri yeniden iş bırakıyor: Ocak’ta 5 günlük grev

Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, sağlık çalışanlarının Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'ne karşı 6-10 Ocak tarihlerinde bir kez daha iş bırakacaklarını ifade etti ve "Bakanlık, artık pembe tablolar çizmeyi, sağlık çalışanlarını yok sayan, sorunları küçümseyen bu yaklaşımı bir kenara bırakmalı ve halkın ve sağlık çalışanlarının karşı karşıya olduğu gerçekleri kabul etmelidir" söyleminde bulundu.

5 GÜN İŞ BIRAKACAKLAR

Sahada çalışan aile hekimlerinin, aile hekimliği ebe ve hemşirelerinin tepkilerinin, sağlık sisteminin çöküşünü önlemek için bir uyarı olduğuna dikkat çeken Mengücük, “Sağlık Bakanı sık sık bizlere güvendiğini söylüyor. Bu güvende samimi ise bizim tepki ve itirazımızı dikkate almalıdır. Biz; meslek onurumuz ve ilkelerine, emeğimize, haklarımıza sahip çıktığımız gibi, aynı zamanda hastalarımıza, halkımıza da sahip çıkıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Mengücük, gerçekleştirdiği açıklamada, “Bu amaçla 6-10 Ocak 2025 tarihlerinde yeniden 5 gün iş bırakıyoruz. Sağlık Bakanlığı bizi engellemek ve cezalandırmak yerine bize teşekkür etmelidir. Bu son yönetmeliği derhal geri çekerek, yönetmelikten önce de süregelen, başta sağlıkta şiddet olmak üzere, var olan sorunlara etkin ve gerçek çözümler sunan düzenlemeler yaparak bir başlangıç yapabilir." ifadelerini kaydetti.

“HALK VE ÇALIŞANLAR GERÇEKLERİ GÖRÜYOR”

"Yönetmeliği 'iyi bir düzenleme' olarak lanse etmek ve haklı tepkileri 'yersiz' olarak nitelendirmek gerçekleri değiştirmez. Sağlık, algı oyunlarıyla yönetilemez. Bakanlık, artık pembe tablolar çizmeyi, sağlık çalışanlarını yok sayan, sorunları küçümseyen bu yaklaşımı bir kenara bırakmalı ve halkın ve sağlık çalışanlarının karşı karşıya olduğu gerçekleri kabul etmelidir.” ifadelerini kullanan Mengücük, “Halk ve çalışanlar gerçekleri görüyor. Çünkü hem sağlık çalışanları hem de vatandaşlar bu sorunları her gün bizzat yaşıyor. Aile hekimleri, aile sağlığı ebe hemşireleri hak kayıplarından mağdur oluyor, tükenmişlik sınırında çalışıyor; hastalar ise giderek daha niteliksiz ve ulaşılması zor bir sağlık hizmetiyle karşılaşıyor.” ifadelerini kullandı.

Halkın sağlığının ve sağlık çalışanlarının refahının, siyasi söylemlerin değil somut çözümlerin konusu olması gerektiğine işaret eden Mengücük, “Bu tür algı oyunları, sahada yaşanan gerçeklerin üstünü örtmeye yetmez ve sağlık çalışanlarının haklı tepkilerini susturamaz. Yönetmeliğe yönelik tepkileri bastırmak, sendikal eylemleri haksız ve hukuksuz olarak maaş kesintisi ile cezalandırmak yerine bu eleştirilerin nedenlerini anlamalı ve kabul etmelidir. İnkarla zaman kaybetmek yerine, sorunlarla yüzleşerek toplum sağlığını ve sağlık hakkını koruyan, nitelikli, ücretsiz, insan odaklı ve ulaşılabilir bir sağlık hizmeti inşa etmelidir.” sözlerini sarf etti.