Tel Aviv’de Netanyahu’ya öfke seli: Halk meydanlara indi!
15
İsrail'de iç politikadaki çalkantı ve toplumsal huzursuzluk bir kez daha sokağa taştı. Tel Aviv’in simge noktalarından Habima Meydanı, "Birlikte Duruyoruz" (Standing Together) sivil toplum örgütünün çağrısıyla bir araya gelen yüzlerce öfkeli vatandaşın protestosuna sahne oldu. Eylemcilerin hedefinde, 7 Ekim olaylarındaki güvenlik zafiyetinin sorumluluğunu almaktan kaçınan ve aşırı sağcı politikalarıyla eleştirilen Başbakan Binyamin Netanyahu ve kabinesi vardı. Protestocular, mevcut koalisyonu açık bir dille "İsrail tarihinin en kötü yönetimi" olarak ilan etti.
25
Meydanda toplanan kalabalık, özellikle ülkede Filistinlilere yönelik artış gösteren ırkçı saldırılara ve hükümetin bu konudaki sessizliğine dikkat çekti. Gösteri sırasında taşınan pankart ve dövizlerdeki sert ifadeler, toplumun bir kesimindeki derin kırılmayı gözler önüne serdi. "İsrail, ülkeyi işgal sunağında kurban ediyor" ve "Suçlular hükümette değil, hapiste olmalı" yazılı dövizler taşıyan göstericiler, hükümetin savaş politikalarının ülkeyi bir uçuruma sürüklediğini savundu. Kalabalık, Netanyahu'nun istifasını ve 7 Ekim sürecinin şeffaf bir şekilde aydınlatılmasını istedi.
35
"DİRENECEĞİZ, SAVAŞACAĞIZ VE KAZANACAĞIZ"
Mitingde mikrofonu alan isimlerin çeşitliliği, tepkinin toplumun farklı katmanlarına yayıldığını gösterdi. İsrail vatandaşı "48 Arapları"nı temsilen konuşan Samiye Beşir, hükümetin din, etnik köken ya da cinsiyet ayrımı yapmaksızın tüm toplumu yüzüstü bıraktığını haykırdı. Beşir, aşırı sağcı İsrail yönetimini Filistinlilere yönelik saldırıları görmezden gelmekle kalmayıp, bu saldırıları bizzat cesaretlendirmekle itham etti.
45
İsrailli akademisyen Prof. Shikma Bresler ise mücadelenin dozunun artacağı sinyalini verdi. Bresler, meselenin sadece hükümetin icraatları olmadığını, toplumun buna vereceği tepkinin belirleyici olacağını vurgulayarak, "Elimizdeki tüm araçlarla direneceğiz, savaşacağız ve kazanacağız" dedi.
55
Protestonun en çarpıcı anlarından biri ise Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılara yedek asker olarak katılan Itay Steinmetz’in konuşmasıydı. Cephede 300 gün geçirdiğini belirten Steinmetz, yaşadığı psikolojik yıkımı "Yaklaşık iki yıldır geceleri uyuyamıyorum" sözleriyle dile getirdi. Eylem boyunca sık sık sloganlarla kesilen konuşmaların ortak talebi ise, 7 Ekim’e ilişkin gerçeklerin ortaya çıkarılması için derhal "bağımsız bir devlet soruşturma komisyonu" kurulması oldu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.