Epstein dosyalarında buharlaşan kanıt skandalı: Trump’ın o fotoğrafı sessizce kaldırıldı
ABD Adalet Bakanlığı’nın (DOJ), pedofili milyarder Jeffrey Epstein’in karanlık ağına ilişkin kamuoyuna açtığı dosyalarda yaşanan "esrarengiz kayıplar", Washington’da yeni bir örtbas skandalı tartışması başlattı. Hükümetin resmi internet sitesinde cuma günü erişime açılan ancak cumartesi günü hiçbir açıklama yapılmadan sessizce kaldırılan 16 belge, kamuoyundaki güvensizliği zirveye taşıdı.
Sistemden "buharlaşan" dosyalar arasında en çok dikkat çeken materyal ise Epstein’in evindeki bir çekmecede bulunan özel bir fotoğraf oldu. Söz konusu karede; eski ABD Başkanı Donald Trump, eşi Melania Trump, intihar ettiği iddia edilen Jeffrey Epstein ve suç ortağı Ghislaine Maxwell’in birlikte poz verdiği görülüyordu. Bu fotoğrafın, yayımlandıktan bir günden kısa süre sonra erişilemez hale gelmesi, siyasi kulislerde "Biri delilleri mi karartıyor?" sorusunu gündeme getirdi.
BAKANLIKTAN 'MUĞLAK' SAVUNMA
Adalet Bakanlığı, belgelerin neden apar topar kaldırıldığına dair resmi ve tatmin edici bir açıklama yapmaktan kaçındı. Bakanlık, artan tepkiler üzerine sadece X platformu üzerinden kısa bir not paylaşarak, "Fotoğraflar ve diğer materyaller, ek bilgiler geldikçe ve hukuka uygun şekilde ihtiyatlı davranılarak incelenmeye ve karartılmaya devam edilecek" demekle yetindi. Ancak bu açıklama, Temsilciler Meclisi Denetim Komitesi’ndeki Demokrat üyeleri tatmin etmedi. Komite üyeleri, özellikle Trump’ın fotoğrafının yer aldığı dosyanın kaybolmasına dikkat çekerek, "Başka neler örtbas ediliyor? Amerikan halkı gerçek şeffaflık istiyor" çıkışıyla Bakanlığı hedef aldı. Reuters-Ipsos’un son anketine göre Amerikalıların yüzde 70’inin hükümetin Epstein konusunda hala bilgi sakladığına inanması, bu son hamlenin toplumdaki şüpheleri haklı çıkardığı şeklinde yorumlandı.
Kongre’nin tüm dosyaların şeffafça yayımlanması yönündeki kararına rağmen Adalet Bakanlığı’nın izlediği "parça parça ve sansürlü" yayın politikası, sürecin güvenilirliğini zedeliyor. Yayımlanan belgelerin büyük bir kısmının zaten daha önce bilinen mahkeme kayıtlarından oluşması ve yeni belgelerin ağır şekilde karartılması tepki çekiyor. Örneğin, "Büyük Jüri-NY" başlıklı 119 sayfalık kritik bir belgenin tamamen siyaha boyanmış (redakte edilmiş) olarak servis edilmesi, "şeffaflık tiyatrosu" eleştirilerine neden oldu. Ayrıca Epstein’in 2008 yılında federal suçlamalardan nasıl kurtulduğunu aydınlatacak savcılık içi yazışmaların veya Prens Andrew gibi "dokunulmaz" görülen isimlere dair detaylı verilerin açıklanan paketlerde yer almaması, soruşturmanın hala belirli güç odaklarını koruduğu iddiasını güçlendiriyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.