Brüksel'den dikkat çeken strateji: AB, Kremlin’e karşı en kapsamlı güvenlik adımını atıyor

Avrupa Birliği, Rusya’nın Karadeniz’deki etkisini sınırlamak ve bölgesel istikrarı sağlamak amacıyla dikkat çeken bir güvenlik stratejisini duyurdu. EU Today kaynaklı habere göre Çarşamba günü açıklanan plan, AB’nin doğu sınırlarını güçlendirmeyi, NATO’nun caydırıcılığını artırmayı ve Kremlin’in hibrit tehditleriyle mücadeleyi kapsıyor. Stratejinin merkezinde ise Karadeniz Deniz Güvenliği Merkezi kurulması yer alıyor.

"KARADENİZ, HAYATİ JEOPOLİTİK KORİDOR" HALİNE GELDİ

2014’te Kırım’ın ilhakı ile başlayan bölgesel gerginlikler, Rusya-Ukrayna savaşıyla zirveye ulaşırken, Brüksel Karadeniz’i artık sadece bir sınır bölgesi değil, stratejik öneme sahip bir güvenlik hattı olarak değerlendiriyor. Bu kapsamda geliştirilen strateji, AB'nin şimdiye kadar bölgeye yönelik en iddialı güvenlik adımı olarak nitelendiriliyor.

‘KARADENİZ DENİZ GÜVENLİĞİ MERKEZİ’ KURULUYOR

Yeni stratejinin ana omurgasını oluşturacak olan Karadeniz Deniz Güvenliği Merkezi (Black Sea Maritime Security Hub), Avrupa'nın deniz istihbarat merkezi olarak görev yapacak. Merkez;

Gerçek zamanlı izleme,
Durumsal farkındalık,
Kritik altyapıya yönelik kötü niyetli faaliyetler için erken uyarı,
Uydu ve denizaltı izleme gibi görevleri yürütecek.

AB bu merkezi, özellikle denizaltı kabloları, rüzgar enerjisi tesisleri ve açık deniz platformları gibi altyapılara yönelik sabotaj ve casusluk girişimlerine karşı kilit bir savunma aracı olarak görüyor.

RUSYA’NIN “GÖLGE FİLOSU” GÖZETİM ALTINA ALINACAK

Merkez, aynı zamanda Rusya’nın enerji yaptırımlarını delmek için kullandığı iddia edilen, "gölge filosu" adı verilen yaşlı ve güvensiz petrol tankerlerini de izleme görevini üstlenecek. Yetkililere göre bu uygulamalar, "Kuzey Kore’nin yaptırımlardan kaçma taktiklerine giderek daha fazla benziyor".

BARIŞ SÜRECİNDE DE ROL OYNAYABİLİR

AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, merkezin tam yeri gibi ayrıntıların henüz netleşmediğini ancak yaz sonuna kadar operasyonel önerilerin sunulacağını belirtti. Kallas ayrıca, merkezden olası bir Rusya-Ukrayna ateşkesi ya da barış anlaşmasının denetlenmesinde de yararlanılabileceğini ifade etti. Bu, AB’nin sadece askeri değil, diplomatik ve uzun vadeli bölgesel rol oynama niyetinin de bir göstergesi.

Stratejinin açıklanmasından bir gün önce onaylanan 150 milyar euroluk SAFE girişimi, merkezin muhtemel finansman kaynağı olarak öne çıkıyor. SAFE, Avrupa’da savunma harcamalarını düşük faizli kredilerle desteklemeyi amaçlıyor. Bu da uzun süredir ağır hareket etmekle eleştirilen AB’nin güvenlik politikasında hızlanma sinyali olarak değerlendiriliyor.

Yeni strateji, Karadeniz’in artık yalnızca bölgesel değil, küresel güvenlik açısından da hayati bir alan olduğunu ortaya koyuyor. Brüksel, Rusya'nın “gri alan” taktiklerine karşı hazırlıklı olduğunu net şekilde ilan ederken, Karadeniz’de dengelerin yeniden şekilleneceği bir sürecin de başlangıcına işaret ediyor.