Deprem uzmanından Marmara uyarısı: Fay kırılma eşiğinde
TÜ öğretim üyesi ve jeoloji mühendisi Prof. Dr. Cenk Yaltırak, Marmara Denizi’nde beklenen büyük depreme dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Depremin 7.8'den büyük olmasının beklenmediğini vurgulayan Yaltırak, büyük sarsıntılardan önce genellikle orta büyüklükte depremlerin yaşandığını söyledi.
"FAY KIRILMA EŞİĞİNDE"
Marmara fayının kırılma noktasına geldiğini belirten Yaltırak, fay segmentlerinin farklı periyotlarla deprem üretebildiğini ifade etti. Kumburgaz segmentini örnek gösteren Yaltırak, "Her fayın kendine ait deprem üretme aralığı var. Bu aralıklar %10 sapma payıyla değişebilir. Bu süre bazen 225, bazen 275 yıl olabilir. Biz ortalama olarak 250 yıl kabul ediyoruz. 1766 depremini esas alırsak, şu anda kırılma eşiğinde olduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz” dedi.
KÜÇÜK SARSINTILAR YANILTMASIN
Depremlerin doğrusal bir sistem izlemediğini hatırlatan Yaltırak, bazı bölgelerdeki küçük enerji boşalmalarının büyük depremi geciktirebileceğini, ancak diğer segmentlerden gelen stresin bu etkiyi tersine çevirebileceğini ifade etti. Yaltırak “Bir segmentteki küçük boşalmalar büyük depremi erteleyebilir gibi görünse de, başka bir segmentten gelen stres birikimi bu etkiyi artırabilir. Yani bazen iki kova birden boşalabilir” diyerek uyardı.
"23 NİSAN’DAKİ 6.2’LİK DEPREM BÜYÜK DEPREM DEĞİL"
23 Nisan 2025'te Marmara açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki sarsıntının "büyük deprem" olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirten Yaltırak, bu büyüklükteki depremlerin tarihsel olarak daha büyük depremlerden önce yaşandığını söyledi. “Büyük deprem bir şeyleri yıkar. 1766’dan önce yapılan yapılar bile yıkılmadıysa, bu o büyük deprem değil demektir” ifadelerini kullandı.
YÜKSEK RİSKLİ BÖLGELER: RANT DIŞI BIRAKILIYOR
Yaltırak, Yedikule, Zeytinburnu, Fatih, Haliç kıyıları, Kağıthane, Kasımpaşa, Büyükçekmece ve Küçükçekmece gibi bölgelerin ciddi tehlike altında olduğunu vurguladı. Ancak bu bölgelerin kentsel dönüşüm planlarında geri planda kaldığını, çünkü ekonomik getirisinin düşük olduğunu dile getirdi. Prof Dr. Yaltırak “Ne yazık ki bu bölgeler risk önceliğinde hak ettikleri yerde değil çünkü rant getirmiyorlar. Onun yerine zemini sağlam, riski daha düşük olan bölgelerde yoğun dönüşüm yapılıyor. Bu milli servet israfıdır”dedi.
Kaynak:T24
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.