Demirtaş’tan toplumsal barış ve demokrasi çağrısı: Öncelikle kendimize dürüst olmalıyız

HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Haydi Meydana" başlıklı yazısında toplumsal barış için yapılması gerekenleri derinlemesine ele aldı. Cezaevinde yazdığı bu yazısında, barışa ulaşmanın yalnızca silahların devre dışı bırakılmasıyla mümkün olmayacağını belirten Demirtaş, toplumsal dönüşümün kaçınılmaz olduğunu ifade etti.

"DEMOKRASİYE KENDİLİĞİNDEN GEÇİŞ DİYE BİR ŞEY OLMAYACAK"

Demirtaş, barışın kalıcı hale gelmesi için öncelikle demokrasinin içselleştirilmesi gerektiğini vurguladı. Demirtaş, "Silahlar devre dışı kalınca demokrasiye kendiliğinden geçiş diye bir şey olmayacak" diyerek, toplumun her bireyinin demokrasiye olan inancını içselleştirmesinin önemli olduğunun altını çizdi.

"DEMOKRASİYİ KUCAKLAMADAN BARIŞI SAĞLAMAK MÜMKÜN DEĞİL"

Demirtaş yazısında, demokrasinin sadece siyasi bir sistem olmanın ötesinde, bir kültür haline gelmesi gerektiğini söyledi. Bu dönüşümün kolay olmayacağını belirten Demirtaş, tüm toplumun bu sürece dahil olması gerektiğini savundu.

Demirtaş, “Demokrasiyi öncelikle kendi içimizde bir kültüre dönüştürme çalışmalarından başlayarak toplumsallaştırmaya yönelik her türlü çalışmayı cesurca tartışmak zorundayız” diyerek, demokratikleşme yolunda her kesimin katkısının önemli olduğunu ifade etti.

"ÖZGÜR DÜŞÜNCE VE DİYALOG: BİR ARADA YAŞAMANIN TEMELİ"

Toplumsal barış ve demokrasinin gelişmesi için özgür düşünce ve diyalogun olmazsa olmaz olduğuna dikkat çeken Demirtaş, karşılıklı anlayışın önemini vurguladı. Demirtaş, "Özgürce tartışmadan, konuşmadan, araştırmadan bu soruların yanıtlarını nasıl bulabiliriz ki?" diyerek, toplumsal sorunların çözülmesi için açık bir tartışma ortamı gerektiğini belirtti.

"DEMOKRATİKLEŞMENİN İLK ADIMI: KENDİMİZE DÜRÜST OLMALIYIZ"

Demirtaş, toplumun ve bireylerin demokrasiyi gerçekten içselleştirebilmeleri için öncelikle kendilerine dürüst olmaları gerektiğini ifade etti. Bu sürecin, bireylerin ve kurumların kendi demokratik değerlerini benimsemeleriyle mümkün olacağını savundu.

Demirtaş, "Biz gerçek birer demokrat olmadan, kurumlarımız demokrasinin işlediği sivil merkezlere dönüşmeden, neyi, kimi, nasıl değiştirebiliriz ki?" diyerek, toplumsal barış ve demokrasinin inşasında en önemli adımın bireysel dürüstlük olduğunu belirtti.