Sosyal güvenlikte büyük uçurum: Ödenenle alınan arasında fark var

Sosyal güvenlikte büyük uçurum: Ödenenle alınan arasında fark var
Türkiye'de her çalışan, maaşından yapılan düzenli kesintilerle sosyal güvenlik ve vergi sistemine katkı sağlarken, işverenler de bu finansal yükü paylaşarak sigorta primlerini üstleniyor.

Sosyal güvenlik uzmanı Özgür Erdursun, milyonlarca çalışanı ilgilendiren emeklilik sistemine dair dikkat çekici bir analiz yaptı. Erdursun’un hesaplamalarına göre, çalışanlar her ay maaşlarından kesilen yüksek primlerle sosyal güvenlik sistemine ciddi katkı sağlıyor; ancak emeklilikte bu katkı, beklenen düzeyde karşılık bulmuyor.

Asgari ücretli bir çalışanın aylık olarak sosyal güvenlik sistemine işveren katkısıyla birlikte toplam 8.500 TL’den fazla aktardığını belirten Erdursun, işverenin toplam maliyetinin ise 30 bin TL’yi geçtiğini vurguladı. Daha yüksek maaş alan çalışanların prim ve vergi yükü de katlanarak artıyor. Örneğin, net 50 bin TL maaş alan bir çalışanın işverene toplam maliyeti 84 bin TL’yi aşıyor.

Ancak uzun yıllar boyunca yapılan bu katkıların emeklilikte karşılığı sınırlı kalıyor. Erdursun’un örneklemesine göre, 25 yıl boyunca prim ödeyen bir çalışan emeklilikte yalnızca 25 bin TL maaş alabiliyor. Uzmanlar, bu farkın adil olmadığını savunarak, primlerin nemalandırılması ve emekli maaşlarının yeniden yapılandırılması gerektiğine dikkat çekiyor.

“Ne kadar çok prim, o kadar çok maaş” anlayışının mevcut sistemde işlemediğine değinen Erdursun, sistemin adil ve sürdürülebilir hale gelmesi için ciddi reformlara ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Sistemdeki dengesizliğin sosyal güvenliğe olan güveni zedelediğine dikkat çeken uzmanlar, çalışanların katkılarının hakkaniyetli şekilde geri dönmesi gerektiği konusunda birleşiyor.

Kaynak:Haber Merkezi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.